Ana içeriğe atla

Aspir Yağı Cildi Beslemek İçin Kullanılması

 

Aspir yağı zararları, yalancı safran olarak bilinen ve aspir bitkisinden üretilen aspir yağının bilindik her hangi bir zararı yoktur. Özellikle cilt bakımı için kullanılmakta ve sağlık için de pek çok faydasından yararlanılmaktadır. 

Cilde bir şeyler sürmek, cilt bakımı için farklı kozmetikler kullanmak hem cildi yıpratmakta hem de oldukça pahalıya mal olmaktadır. Aspir yağı cildi beslemek için kullanılabilecek en ideal ürünlerden bir tanesidir. 

Aspir yağı cilt bakımı haricinde, adet düzensizliği, kabızlığı gidermek, kan şekerini ve kolesterolü düzenlemek, bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek için de kullanılmaktadır. 

Ayrıca göğüs kanseri, prostat kanseri, kas dokusunu kuvvetlendirmek ve kilo vermeye yardımcı olmak için de kullanılabilmektedir. 

Aspir Yağı Zararları Aspir yağının günde 3 defa, sabah, öğle ve akşam olacak şekilde 1 kahve kaşığı kadar tüketilmelidir. Aspir yağından olumlu sonuç alabilmek için uygulama düzenli olarak sürdürülmelidir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kızartılmış Sarımsak Şifa Deposu

  Soğan sarımsak ve pırasa birçok yemekte kullanılıyor. Özellikle soğanlar içerdikleri antioksidanlar nedeniyle hem sinir sistemini hem de bağışıklık sistemini güçlendiriyorlar. Yüzlerce yıldır soğan ve sarımsak alternatif tıp yöntemi olarak kullanılıyor. Günde 6 diş közlenmiş veya kızartılmış sarımsak yemeniz halinde 24 saat içinde vücudunuzda bu değişikler meydana geliyormuş… Mutlaka günde 6 adet tüketin 2-4 saat: Vücudunuz sarımsağı sindirmeye başlıyor. Vücudunuzun sindirdiği besinler kanserli hücrelerle savaşmaya başlıyor. 4-6 saat: Metabolizmanız hızlanıyor. Depolanan yağlar yanmaya ve vücudunuzdaki fazlalık sıvılar atılmaya başlıyor. 6-7 saat: Sarımsağın antibakteriyel özelliği vücuda yayılıyor ve kan dolaşımınız düzenleniyor. Sarımsak bakterilerle savaşmaya başlıyor. 6-10 saat: Sarımsaktaki besinler hücresel seviyede vücudu savunup oksidasyondan vücudu koruyor. 10-24 saat: Sarımsak aşağıdakileri gerçekleştiriyor… Kolesterolü düzenliyor, damarları temizliyor ve kalp sorunları...

Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon) Tedavisi İçin Doğal Yöntemler

  Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon) Tedavisi İçin Doğal Yöntemler İçindekiler Hipertansiyon nedir? Hipertansiyon Neden Oluşur? Belirtileri Nelerdir? Neler Yapılabilir İşte Adım Adım Cevabı! Tavsiye Listesi Hipertansiyon nedir? Hipertansiyon, kanın damar duvarına uyguladığı basıncın normalden yüksek olduğu kronik bir durumdur. Kalbin pompaladığı kanın, damarların direnciyle karşılaşması sonucu oluşan bu basıncın sürekli yüksek kalması, zamanla kalp ve damar sistemi başta olmak üzere birçok organ ve sistem üzerinde ciddi zararlara yol açabilir. Genellikle "sessiz katil" olarak adlandırılan hipertansiyon, uzun süre belirti göstermeden ilerleyebilir ve bu durum, tedaviye geç kalınmasına neden olabilir. Hipertansiyonun Vücutta İlişkili Olduğu Sistemler Kardiyovasküler Sistem: Yüksek kan basıncı, damar duvarlarına zarar vererek damar sertliği (ateroskleroz) gelişimine yol açabilir. Bu durum, koroner arter hastalığı, kalp krizi ve felç riskini ciddi şekilde artırır. Ayrıca, kalbin sür...

Neden Bitkisel Çaylar?

Siyah çayın etkinliği gittikçe azalıyor. Şimdi yükselen trend bitkisel çaylar. Bu çayların vücuda faydaları saymakla bitmez. Ancak bunun gerçekleşmesi için bir günde 4-5 fincan bitki çayı içmek gereklidir. Yeşil çay vücudu zırh gibi koruyor. Yüksek tansiyondan uykusuzluğa kadar birçok derde derman olan çaylar, doğru şekilde hazırlanmazsa zararlı etkileri ortaya çıkıyor. Bitkisel çayların; alternatif içecek, koruyucu ve tedavi amaçlı olmak üzere üç grupta ele alındığını belirtelim. Bu çaylar gün boyu içilen çay ve kahvenin yerine sağlıklı bir içecek olarak değerlendiriliyor. Çoğu kişi sabah çayından sonra artık; kuşburnu, elma, adaçayı bitkilerinden hazırlanan çayları tercih ediyor. Bitkisel çaylar vücudun direncini artırarak, hastalıklara karşı bir duvar örüyor. Nezle, grip gibi günlük rahatsızlıkların yanında böbrek, karaciğer hastalıkları, yüksek tansiyon gibi hastalıklarda da bitkisel çaylar yaygın bir şekilde kullanılıyor. Ancak, kanser gibi çok ciddi hastalıkların tedavisinde bitk...